265 m² Tarabya, İstanbul

Tarabya’nın en güzel manzaralarından birine sahip olan ve mimari bir bütünlüğü bulunan bir eski zaman apartmanın çatı katı kendini çevreleyen coşkulu doğaya rağmen içe dönük, karanlık ve kasvetli bir ruha sahipti. 4.40m.’lik bir tavan yüksekliği evin her iki yan cephesinde 1.60m.’ye iniyordu ve bu cephelerde hiç pencere yoktu. Binanın fasadına zarar vermeden ışığı çatı pencereleri ile aldık.

Mimari tasarımın belirleyici iki ana unsuru, yaşanabilir bir teras ve doğal ışıktan maksimum faydalanma aynı zamanda çatı katının temel ihtiyaçlarıydı. Ev sahibinin küçük kızı ile birlikte yaşadığı bu çatı katında bahçe ve topraktan mahrum kalmamalıydı. Evin iç ve dış mekânlarının bir bütün olarak çalışması prensibi ile ev sakinlerinin sıklıkla misafir ağırlama keyfini de hesaba katarak, kapalı alanın bir bölümünü, hem mutfak hem de ana yaşam alanı salonla ilişkilendirilmiş bir teras-bahçeye dönüştürdük.